Kemaleddin İbni Yunus

On ikinci ve on üçüncü asırlarda din ve fen ilimlerinde yetişmiş olan büyük İslâm âlimi. İsmi, Mûsâ bin Yûnus bin Muhammed bin Men’a’dır. Künyesi Ebü’l-Feth olup Musûlî diye de bilinir. Kemâleddîn lâkabıyla ve İbn-i Yûnus diye meşhur olmuştur. Babası Şeyh Radıyüddîn Yûnus’tur. 1156 (H. 551) senesinde Musul’da doğdu, 1241 (H. 639) senesinde aynı yerde vefât etti.

İlk tahsilini babası Şeyh Radıyüddîn Yunus’tan gördü. Babasından fıkıh ilmi okudu. 1175 senesinde Bağdat’a giderek Nizâmiye Medresesine girdi. Sedîdüddîn Süleymânî’nin yanında ilim ile meşgûl oldu. Kemâlüddîn Ebü’l-Berekât Abdurrahman bin Muhammed el-Enbârî’den ve Şeyh Ebû Bekir Yahyâ bin Sa’dun el-Kurtubî’den Arabî ilimleri ve çeşitli ilimleri tahsil edip, yüksek ilim sâhibi oldu. Daha sonra Mûsul’a dönüp orada yerleşti. Emîr Zeyneddîn Câmiinde dersler verdi. İlim öğretmeye elverişli olarak inşâ edilen bu câmi Kemâliyye Medresesi olarak anıldı. Kısa zamanda şöhreti etrafa yayılan Kemâlüddin ibni Yûnus pekçok çevreden gelen talebelere ilim öğretti. Başta Şâfiî fıkhı olmak üzere matematik, astronomi, mantık, tıp gibi yirmi dört ilim dalında söz sâhibi oldu. Zamanında kimsenin elde edemediği ilimleri kendinde topladı. Şâfiî fıkhında zamanının en büyük âlimi olduğu gibi, Hanefî âlimleri dahi El-Câmiu’l-Kebir’deki anlaşılması zor olan meseleleri ondan gelip soruyorlardı. Kelâm, usûl ü fıkh ve hilâf ilimlerinde de çok ince bilgilere sâhib oldu. Fahruddin-i Râzî ve Âmidî gibi âlimlerin eserlerindeki anlaşılması zor kelâmî meseleleri açık bir şekilde izâh etti. Mantık, metafizik, fizik ve tıp bilgilerindeki yenilikleri sürekli olarak tâkib etti. Euklid (Öklid)i; astronomi, koni kesitlerini; Batlemyus’un Almagest (El-Mecisti)ini tam olarak öğrendi. Bunun yanında cebir, aritmetik gibi hesab tekniklerine hâkim oldu.

Fransa İmparatoru İkinci Friedrich ilmi problemlere ilgi duyardı. Özellikle, fizik, matematik, astronomiye merakı vardı. O zamanlar kendi ülkesinde bu ilimlerle uğraşan kimseler bulunmadığı için, bir takım ilmî problemleri çözdürmek için İslâm ülkesine gönderdi. İslâm ülkelerindeki âlimler fizik, astronomi ve tıp bilimlerine ait soruları cevaplandırdılar. Fakat matematikle ilgili problemleri çözen olmadı. Musul’da bulunan İbn-i Yûnus bu problemleri kolayca çözdü.

İlimde ondan başka kimsenin bildirmediği metodlar ortaya koydu. Arabî ilimlerde Sîbeveyh’in meşhur Kitâb isimli eserini; Ebû Alî Fârisî’nin İzah ve Tekmile’sini; Zemahşerî’nin Mufassal’ını büyük bir vukûf ve dirâyetle okuttu. Tefsir, hadis ve hadis râvilerine dâir çok geniş ilim sâhibi oldu.

Târihten, Arapların muhârebelerinden, onların şiir ve hutbelerinden pekçok şey ezberledi. Hatta Yahûdî ve Hıristiyanlar, Tevrât ve İncil ile ilgili olarak bilmedikleri şeyleri ondan gelip öğrendiler.

Kemâleddîn ibni Yûnus Musul’da birkaç medresede ders verdi. Her fende pekçok âlim yetiştirdi. Kardeşi büyük âlim İmâmüddîn Muhammed vefât edince Alâiyye Medresesinde onun yerine ders okuttu. Sonra Kâhiriyye Medresesi açılınca oraya geçti. 1223 senesinde Bedriyye Medresesinde ders vermeye başladı. Bâzı günlerde derslerine zamanın meşhûr âlimleri de gelip dinliyorlardı. Esirüddîn Ebherî gibi âlimler onun ilim halkasından yetişti. Tenbîh isimli eserin şârihi (şerh edicisi) büyük âlim Şerefüddîn Ahmed bin Mûsâ, Kemâleddîn ibni Mûsâ’nın oğludur.

İlim ve fazilette yüksek derece sâhibi olan, Musul ve çevresi ahalisinin fetvâ mercîi olan Kemâleddîn ibni Yûnus 1241 (H. 639) senesinde Musul’da vefât etti.

Eserleri:

1) Keşfü’l-Müşkilât: Kur’ân-ı kerîmin tefsiridir.

2) Usûl: Usûl ilmiyle ilgili bir eserdir.

3) Uyûnü’l-Mantık,

4) El-Esrârü’s-Sultâniyye,

5) El-Burhân alel-Mukaddimetülletî Ehmelehâ Arşimed fî Kitâbihî: Bu eser yazmadır.

6) Şerhü’l-A’mâli’l-Hendesiyye.