Cemaleddin Aksarayi

Osmanlı Devletinin kuruluş döneminde yetişen büyük âlimlerden ve evliyâdan. İsmi Muhammed, lakabı Cemâleddîn’dir. Babası büyük İslâm âlimi Fahreddîn-i Râzî’nin torunlarından vâiz Muhammed Efendidir. Aksaray’da yerleştiği için Aksarâyî denilmiş ve Cemâleddîn-i Aksarâyî diye meşhur olmuştur.

Doğum yeri ve târihi bilinmemektedir.

1388 (H. 791) senesinde Aksaray’da vefât etti.

Babasından ve zamânın meşhûr âlimlerinden ilim öğrenen Cemâleddîn-i Aksarâyî, büyük âlim oldu. Bir müddet Amasya kâdılığı ve Dârülilm müderrisliği yaptı. 1366 senesinde Amasya Kazaskeri Pîr Nizâmeddîn’in vefâtı üzerine yerine tâyin edildi. Daha sonra o zaman Karamanoğullarının elinde bulunan Konya’ya gelip yerleşti. Karamanoğlu Halil Beyzâde Alâeddîn Bey, Cemâleddîn Aksarâyî’yi Konya kâdılığına tâyin etti. Konya kâdılığından sonra Aksaray’a gelen Cemâleddîn-i Aksarâyî, Zincirli-İncirli Medresesine müderris tâyin edildi. Bu medresede uzun müddet ders okutan Cemâleddîn-i Aksarâyî çok talebe yetiştirdi. Yetiştirdiği talebelerin en meşhuru Osmanlı Devletinin ilk şeyhülislâmı ve büyük âlimi Molla Fenârî hazretleridir. Büyük kelâm âlimi Seyyid Şerîf Cürcânî de onun ilim feyzinden istifâde için Anadolu’ya geldi. Fakat o, Aksaray’a gelmeden önce 1388 senesinde Cemâleddîn-i Aksarâyî vefât etti. Ervâh Kabristanındaki dergâhına defnedildi. Cemâleddîn-i Aksarâyî’nin, türbesinin yanında Ervâh Kabristanında bir dergâhı bulunuyordu. Kabristanın güneyindeki kapı civârında büyük hanlar ve kervansaraylar vardı. Hacı namzetleri buradan uğurlanırdı. Aksaray, Osmanlı Devleti sınırları içine girdikten sonraki vakıf defterlerinde, bu dergâhtan bahsedilmektedir. Cemâleddîn-i Aksarâyî, dergâhını Karamanoğulları zamânında yaptırmış, Karamanoğlu İbrâhim Bey de vakfının yürürlüğü hakkında berât vermiştir. Şimdi dergâh mevcut olmayıp, kabrin kıble tarafında kubbeli iki taş oda yapılmıştır.

Eserleri: İlim ve fazîlet sâhibi, aklî ve naklî ilimlerde mütehassıs olan Cemâleddîn-i Aksarâyî, pekçok kitap yazıp, şerhler yaptı. Eserlerinden bâzıları şunlardır:

1) Şerh-ül-Îzâh: Belâgat ve meânî ilmi hakkında Arapça iki ciltlik bir eserdir.

2) Telhis: Meânî ve Beyân ilmini anlatır.

3) Hadîs-i Erbaîn,

4) Mecma-ül-Bahreyn Hâşiyesi,

5) Mültekâ Hâşiyesi,

6) Hall-ül-Mûcez: Tıp kitabı şerhidir.

7) Ahlâk-ı Cemâlî: Ahlâk ilmine dâir bir eser olup, Sultân Yıldırım Bâyezîd Hana hediye etmiştir.

8) Kitâb-ül-Es’ileti vel-Ecvibe,

9) Beydâvî Tefsîri Hâşiyesi.

 

Kaynak: Yeni Rehber Ansiklopedisi Cilt 4 s. 306-307